Yurtdışında yaşaya yaşaya ecnebi oldum efendim, artık ben de hristiyan olmasam bile hatta kıştan soğuktan haz almasam bile yılın en sevdiğim zamanı olarak noeli belledim. Bu zamanlar çünkü hristiyan ülkelerinde; kış aylarının en çetinlerinden olan Aralık ayını sakince ve neşe içinde atlatmak demek, noel pazarlarında sıcak şarap içmek demek ve en önemlisi tabiki uzun bir tatil demek, öyleki Almanya’da noel zamanı kepenk indiren, üretimi durduran fabrikalar var, evet hem de bu büyük endüstri ülkesinde.

Tatil falan da değil de bu gavur memleketlerinde noel bir ay önceden kutlanmaya başlıyor ya, Aralık ayında en az 8 tane noel yemeğine ya da kokteyline davet ediliyorsunuz, bol bol beleşten yiyip içiyorsunuz, bazen hediye bile alıyorsunuz “a ama bizim orda biz noel kutlamıyoruz o yüzden ben hediye almamıştım gelenekleri tam bilmiyorum” gibi gaydirigubbak bahanelerle de durumu gayet tek taraflı bir hale getirebiliyorsunuz. Kimse de “insaf 5 senedir burada yaşıyorsun nesini öğrenemedin bu geleneklerin, hadi onu bırak hiç amerikan filmi de mi izlemedin” deme cesaretinde bulunamıyor, biri buna cesaret etse diyecek lafım olmaz o ayrı. Her gün efendim bir çikolata bir kurabiye bir şeyler geliyor, hatta geleneklerini öğretmek isteyenler küçük hediyeler bile alıyorlar. Noel tam benim bayramım, 5 senedir ekmeğini yiyorum, zaten ben ilişkilerin hep karşılıksız ve hep “ben” odaklı olması taraftarıyım.

Tabi ki eğer noel zamanı tek başınıza ıssız ve soğuk bir şehirdeyseniz pek de keyifli olmayabilir, zaten bir çok durumda in ve cinin top oynadığı soğuk memleketlere noel zamanı tam bir ıssızlık hakim olur, herkes ailesinin yanına ya da tatile gider, siz de tek başınıza kalırsanız bileklerinizi kesme noktasına gelebilirsiniz. Ben genelde kendimi ya yabancı bir arkadaşıma ve de onun ailesine yamıyorum, ya da güzel memleketime geliyorum, ha daha fazla param olsa Güney Amerika’ya Uzak Doğu’ya ya da Avustralya’ya falan giderim ama kader kısmet bunlar hep.

Noel öncesi tüm etkinliklerin etinden sütünden faydalandıktan sonra bu noel tatilini geçirmek için oyumu canım memleketim olan Antalya’dan yana kullandım, bünyemde bir ısınma yaşadım tabi, güneş gözlerimi aldı, her zamanki hatayı yapıp güneş gözlüklerimi de getirmemiştim. Bir adaptasyon problemi yaşadım bir süre ama geçer, insanoğlunun en büyük özelliği adaptasyondur sonuçta. Neyse efendim tam da bugün çok tonton anneannemin günü vardı, benim gibi sığ insanların en sevdiği aktivitelerden biri de altın günleridir çünkü dedikodu ve seviyesiz muhabbetler döner ve bolca ve çeşit çeşit de yemek vardır. Ama ananem benim aksime tam bir hanımefendi olmasıyla bilinir, bu yüzden hiç seviyesiz bir muhabbet ya da dedikodu dönmedi, katılımcılar Amerika gezilerinden, belki politakadan, olmadı yemek tariflerinden, en seviyesiz olarak da romatizmalarından bahsettiler. İnanın içim şişti, beklentilerimi hiç karşılamadı bu “gün”. Yemekler güzeldi gerçi, o sofradan hiç kalkmadım.

O değil de ananeme (kendisi inançlı bir insandır) “oo ananecim İsa’nın doğumgününü arkadaşlarınla yemek yiyerek kutluyorsun bu tarihi özel olarak mı seçtin?” diye bir soru yönelttim, sofralar kurmuşsun, insanları toplamışsın oldu olacak bir de ayin yapın da tam olsun dedim. Aa o gün bugün mü, neymiş nasılmış benim haberim yok alakası yok falan dedi ama bir şüpheye düştü tabi, bunları bana anlatma Yukardaki’ne anlatırsın artık dedim, saçma sapan konuşma, en sevdiğim, en değer verdiğim, en harika, sarışın olanından(ismini deşifre etmek istemiyorum şimdi tabi burda) bile daha güzel olan torunum sensin lütfen benimle dalga geçme dedi. Tamam tontonum kızma şaka yaptım dedim ama şu an sanırım 800. rekatını kılıyor, bir kaç gün de oruç tutabilir, sayemde cennetlik olacak bu kadın, benim yerimse muamma.

Demem odur ki efendim din ayırt etmeksizin ben tatil olan ve bol yemek yenen her dini bayramı hatta etkinliği severim, ayırt etmem, tüm dinlerin her bayramı bence her ülkede resmi tatil olsun bir de hepsinde sıcak şarap içilsin. Görüldüğü üzere bu bayramlarda dolaylı ya da dolaysız olarak insanları dinlerine de bağlıyorum, mükemmel bir insan olduğum yetmiyormuş gibi bu dünyada ulvi bir amaca da mı hizmet ediyorum acaba? İşte bunlar hep kısmet! Hepinizin noeli kutlu olsun!